Ayşe Levent Kolukısa

Geleceğimizi Kime Teslim Ediyoruz?

22 Aralık 2025 22:32

Günümüzde teknoloji hayatımızın vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Akıllı telefonlar, tabletler, bilgisayarlar derken artık her yaştan insan, ekranlarla çevrili bir dünyada yaşıyor. Ancak bu ekran bağımlılığı, özellikle çocuklar üzerinde büyük bir tehdit oluşturuyor.

Günümüzde teknoloji hayatımızın vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Akıllı telefonlar, tabletler, bilgisayarlar derken artık her yaştan insan, ekranlarla çevrili bir dünyada yaşıyor. Ancak bu ekran bağımlılığı, özellikle çocuklar üzerinde büyük bir tehdit oluşturuyor.

Günümüzde teknoloji hayatımızın vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Akıllı telefonlar, tabletler, bilgisayarlar derken artık her yaştan insan, ekranlarla çevrili bir dünyada yaşıyor. Ancak bu ekran bağımlılığı, özellikle çocuklar üzerinde büyük bir tehdit oluşturuyor. Çoğu ebeveyn, çocuğunun sessiz kalması veya oyalandığını görmek için bir tableti eline tutuşturuyor. Ama bu “kolaylık”, aslında geleceğimizin ipotek altına alınmasından başka bir şey değil.

Bir çocuğun eline tutuşturulan tablet ya da telefon, sadece onu bir süreliğine susturuyor. Ancak bu sırada onun hayal gücü, yaratıcılığı ve duygusal gelişimi yavaş yavaş yok oluyor. Uzmanlara göre, ekran karşısında geçirilen her saat, çocuğun hayal gücünü köreltmekle kalmıyor, aynı zamanda zihinsel gelişimini olumsuz yönde etkiliyor. Görsellerle dolu bu sanal dünya, çocuğun kendi zihninde hayal kurmasına gerek bırakmıyor. Çizgi filmler, oyunlar ve videolar onun adına hayal kuruyor, çözüm üretiyor, dünyayı anlamlandırıyor.

Kolaylık mı, Sorumsuzluk mu?

Ebeveynler olarak ekranları kullanırken bahanelerimiz hazır: “Benim de işlerim var”, “Bir saat oynasa bir şey olmaz” veya “Zaten herkes böyle yapıyor.” Ancak bu bahaneler, çocuklarımızın geleceğine yapılan en büyük haksızlık. Bugün ekran karşısında geçirilen saatler, yarının sabırsız, bağımlı ve yalnız bireylerini yetiştiriyor.

Bir çocuğun ebeveyni olarak ekranları bakıcıya dönüştürürsek, çocuklarımız da bizi model alarak sosyal medyayı ebeveyn gibi görmeye başlar. Bugün onu susturmak için kullandığımız ekranlar, yarın bizi anlamaya, dinlemeye, paylaşmaya yanaşmayan bir nesil doğuracak. Onlar için gerçek hayat yerine, dijital ortamlar daha cazip hale gelecek.

Ekran Zamanı ve Eğitim

Ekran kullanımının eğitime olan etkileri de göz ardı edilemeyecek kadar büyük. Ekranlar, öğrenmeyi kolaylaştıran bir araç olmaktan ziyade, yanlış kullanıldığında öğrenmeyi baltalayan bir unsur haline gelebiliyor. Çocuklar, bilgiye hızlı bir şekilde ulaşmanın konforuna alıştıkça, araştırma yapma, sabır gösterme ve problem çözme becerilerini kaybediyor. Sürekli dikkat dağıtan içeriklerin bombardımanına uğramak, onların odaklanma becerisini köreltiyor.

Araştırmalar, aşırı ekran kullanımının, özellikle okul öncesi dönemdeki çocukların dil gelişimini olumsuz etkilediğini gösteriyor. Çünkü ekran, interaktif bir deneyim sunmuyor. Oysa çocuklar, konuşarak, oynayarak, keşfederek öğrenirler. Ekranlar, onların en temel öğrenme biçimlerini ellerinden alıyor.

Çözüm: Teknolojiyi Bilinçli Kullanmak

Teknolojiyi tamamen hayatımızdan çıkarmak elbette mümkün değil ve gerekli de değil. Ancak kontrolsüz kullanım yerine bilinçli bir yaklaşım benimsemeliyiz.

1. Sınırlama Getirin: Çocuklar için günlük ekran sürelerini belirleyin ve bu süreyi aşmamaya özen gösterin.

2. Alternatif Aktiviteler Sunun: Kitap okumak, açık havada oynamak, resim yapmak gibi aktivitelerle çocukların ilgisini başka yönlere çekin.

3. Model Olun: Çocuğunuzdan ekran süresini azaltmasını beklerken, siz de telefon veya tablet kullanımınıza dikkat edin.

4. Ekranları Eğitim Aracına Dönüştürün: Eğitici oyunlar, belgeseller ve öğrenme platformları gibi faydalı içeriklere yönelin. Ancak bunları bile sınırlı kullanın.

Unutmayın, Çocuğunuz Sizi Örnek Alır

Ebeveyn olarak davranışlarımızın çocuklarımız üzerinde büyük bir etkisi olduğunu unutmamalıyız. Onlara kitap okuyan bir ebeveyn gösterirseniz, okumaya merak salarlar. Onlara ekran başında uzun saatler geçiren bir ebeveyn gösterirseniz sosyal medyada kaybolmaya alışırlar.

Geleceğimiz olan çocuklarımızı ekran bağımlılığından korumak, onlara hayal gücüyle dolu bir dünya sunmak, sabırlı ve empati sahibi bireyler olarak yetişmelerini sağlamak bizim elimizde. Ekran dadı değildir. Unutmayın, bugün kolaylık uğruna verdiğiniz tavizler, yarın çocuğunuzun hayatında büyük zorluklara yol açabilir.

Bahaneleri bir kenara bırakın. Çocuğunuzun geleceği, sizin ellerinizde.

Yorumlar (0)

Kalan karakter : 450
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!

Yazarın Diğer Yazıları

Tüm Yazılar