Çocukların odası da "Marem" sınırlı

Gülme:  Gülme davranışı bebeğin ilk duygusal tepkilerindendir. Bebekler 10-12 hafta sonra refleks olarak güler, bir şeye odaklanır ve dünyayı tanımaya çalışırlar. Oyun çağındaki çocuklar ise daha ziyade arkadaşları ile ilişkilerinde ya da oyun ortamında kendilerine komik gelen şeylere gülerler. Çocuk artık büyümüştür, olayları bilişsel olarak anlamaya çalışmakta ve buna göre tepki vermektedir. Ağlama: Bebek yaşamın ilk günlerinde ihtiyaçlarını ağlayarak ifade eder. Ağlama bir iletişim aracıdır. Anne, bebeğin ağlama tonundan neye ihtiyacının olduğunu bilir ve cevap verir.

Oyun çağında ise çocuklar olaylara duygusal olarak tepki verirler. Mesela çocuk istediği bir şeye ulaşamadığında ağlar ve bu yolla anneyi ikna etmeye çalışır. anne çocuğun her istediğini yapmamalıdır

Anne, çocuğu susturmak için istediği şeyi yaparsa çocuk bunu bir ifade şekli olarak öğrenir. Fakat bu doğru değildir.

Çocuk artık istediği bir şey olmadığında hemen ağlar ve ısrarlarını sürdürmeye başlar. Çocuk oyunlarda yenilgiye uğradığında ya da arkadaşı ile kavga ettiğinde tepkisini ağlayarak gösterebilir.  Çünkü onun için arkadaş  ilişkisi büyük önem  taşımaktadır. Korku: Bebekler alışık olmadıkları dünyaya adapte olmaya çalışırken küçük bir sesten dahi korkarlar.

Kendilerini güvende hissetmedikleri zaman  irkilir ve ağlayarak anneye sinyal gönderirler.  Oyun çağında ise çocuğun korkuları daha ziyade izlediği çizgi filmlerde, dinlediği masallarda yer alan hayaletlerle ilgilidir.

Korkunun nedenleri

Çocuğun yaşadığı aile ortamında şiddetin olması. Çocuğun şefkat ve sevgiden yoksun olması. Çocuğun şiddete maruz kalması. Çocuğun tehdit edilerek cezalandırılması. Çocuğun soyut ya da somut şeylerle korkutulması.

Neler yapılabilir?

Çocuğa korku veren şeyin ne olduğunu anlamaya çalışın. Çocukla konuşarak onu rahatlatmanın yollarını arayın. Çocuğa güven verin. Kendi çabanızla üstesinden gelemediğiniz takdirde bir uzmandan yardım alın.

Evlerinize girdiğinizde selâm verin 

Enes (R.A.) şöyle anlatır: “Hz. Peygamber (S.A.V.) bana şöyle dedi: Ey çocuğum! Eve girdiğin zaman ailene selam ver. Bu hem sana hem de ailene bereket getirir.”

Tabiin neslinin ileri gelenlerinden Katade (R.A.) şöyle demiştir: “Evine girdiğinde ailene selam ver! Onlar senin selamına en layık olan insanlardır.” Ebu Hüreyre de (R.A.) şöyle anlatır: “Hz. Peygamber (S.A.V.) şöyle buyurdu: Bir topluluğun yanına girerken selam verin. Oradan ayrılmak istediğinizde de selam verin. Zira gelirken verilen selam ayrılırken verilen selamdan daha üstün değildir.”