Nefes almanın da bir yöntemi var

Burundan alınan hava, akciğerlere sağlıklı bir şekilde ulaşıyor. Zira nefesin burundan alınması ile süzülüp nemlendirilen hava, oksijen ile karbondioksit değişiminin en iyi şekilde yapılmasını, dolayısıyla da akciğerler ile kalbin daha iyi çalışmasını sağlıyor. Ağızdan alınan hava ise, bariyer olmadığı için doğrudan akciğerlere geçerek iltihap riskini yükseltiyor. 

Hastalıkların çeşitlenerek arttığı günümüzde tüm organlarımız gibi kulak burun ve boğaz sağlığımıza yönelik açık tehditlerle karşı karşıya kalabiliyoruz. Bunlar ise kimi zaman kulaklıktan yankılanan müzik, kimi zaman da serinlemek amacıyla yüzdüğümüz sulardan kaynaklanan enfeksiyonlar olarak karşımıza çıkıyor. Sağlığımızı tehdit eden unsurları ve bunlardan korunmanın yollarını,  Haseki Hastanesi Kamu Sağlığı Merkezi Başhekimi KBB Uzmanı Op. Dr. Osman Yılmaz’dan öğrendik.

Sağlıklı nefes almak için nelere dikkat etmeliyiz?

Burundan alınan hava, akciğerlere sağlıklı bir şekilde ulaşır. Zira nefes burundan alınırsa alınan hava süzülür, ısıtılır, nemlendirilir. Bu şekilde alınan akciğerlere ulaştığında oksijen ve karbondioksit değişimi en iyi şekilde yapılır. Böylece akciğer ve kalp daha iyi çalışır. Hava ağızdan alınırsa doğrudan akciğerlere geçer, bariyer olmadığı bulunamamıştır için iltihap riski yükselir. Burunda tıkanıklık varsa tedavisi yapılmalıdır. Burunda tıkanıklık burnu ikiye bölen bölmenin eğik gelerek burnu bir veya iki taraflı olarak kapatması ile veya alerji nedeniyle olur.

 Kulakları temizlemek için kullanılan çubuklarının sağlığa etkileri nelerdir?

Kulaklarımız,  yaratılış itibariyle kendi kendini temizleyen bir mekanizmaya sahiptir. Kulak salgısı ise, kulağı koruyan faktörler ihtiva eder. Zaman, zaman yenilenir eski salgı dışarıya atılır. Dolayısıyla temizlemek için dışarıdan müdahaleye gerek yoktur. Zira bu tür işlemler ciddi tahribata sebep olabilir. (Dış kulak yolu iltihabı, kulak zarı yırtılması işitme kaybı gibi)Kulak temizlediği iddia edilen materyaller tamamen ticari kaygılarla piyasaya sürülmüştür. Sağlıkla ve temizlikle ilgisi yoktur.

Kulak burun ve boğaz sağlığını korumak için neler yapmalıyız?

Yüksek sesle müzik dinlemek iç kulağa zarar verir. Doğru değildir, bu alışkanlık yüzünden işitme kayıpları meydana gelebilir. Geriye dönüşü de oldukça zordur.

Yüksek sesten kaçınmalıyız (mecbur kalırsak kulaklara pamuk tıkamalıyız) kirli olan deniz, havuz ve kaplıca sularından uzak durmalıyız. Çok sıcak, soğuk  ve fazla baharatlı yiyeceklerden kaçınmalıyız. Oda sıcaklığında olan yiyecek ve içecekleri tercih etmeliyiz. Sigara ve içki gibi boğaza zarar veren maddelerden uzak durmalıyız. Ayrıca yazın güneş ışınlarının en yoğun olduğu saat 10:00 ile 15:00 saatleri arasında yüzümüzü ve kulaklarımızı güneş ışınlarından korumalıyız. Zira cilt kanserlerinin büyük çoğunluğunun  güneş ışınlarının zararlı etkisinden dolayı oluştuğunu ve cilt kanserlerinin en fazla görüldüğü yerlerin  baş ve boyun bölgesi olduğunu unutmamalıyız.

Bu işlemden uzak durun!

Kulak burun boğaz sahasında halk arasındakabul gören yanlış uygulamalardan biri de,  sinüzite iyi geldiğine inanılan bir bitki olan acı kavun suyunun buruna damlatılmasıdır. Bu işlemde buruna sıkılan acı kavun suyu burun mukozasını tahriş eder, şişirir, yakar ve burunda kanlı bir akıntı oluşur. Hasta bu durumu sinüzitin akıntısı olarak algılar. Halbuki bu durum tamamen acı kavun suyunun mukozayı yakması ile ilgilidir. Tedavi ile hiçbir ilgisi yoktur.  Konuyla ilgili yapılan bilimsel çalışmalarla birlikte bu  işlemin hiçbir faydasının bulunmadığı  belirlenirken, boğaza kaçtığında öldürücü olabileceği tespit edilmiştir.