Küçük düşüren, özenti

 

23 Nisan 2018 03:08
Küçük düşüren, özenti




İnsanların çoğu, kendileri değil başkalarıdır; düşünceleri başkalarının düşünceleridir; yaşamları başkalarını taklittir ve tutkuları ise alıntılardır. 'Oscar Wilde'


   

İnsanların çoğu, kendileri değil başkalarıdır; düşünceleri
başkalarının düşünceleridir; yaşamları başkalarını taklittir ve tutkuları ise
alıntılardır. 'Oscar Wilde'

Her
şeyin özenti üzere kurulduğu şu zamanda, Müslüman birey herkesten farklı
olduğunu hem düşüncesi hem hareketi ve tarzıyla ortaya koymalıdır.

Şu
mankenin giydiği şu kıyafeti almadığında dünyası başına yıkılan. Kendi örfünde
ve âdetinde olmayan sunum ve ev düzeni oluşturmaya çalışan. Reklamı yapılan ve
arkadaşları, çevresi tarafından kullanılan eşya kendisinde olmadığında
hayatının zindana döndüğünü ve ne yapıp edip onu alması o tarz takılması ve
denileni demesi, yapılanı yapması, alınanı alması gerektiğini düşünen bir
millet olduk.

Arkadaşı
bilmem hangi marka telefonu kullanırken kendisi, bu geçen sezon moda olan
telefonla kalamaz. Komşusu yeni çıkan ev aletlerinden almış, kendisi almadan
yapamaz, evine kimseyi kabul edemez. Çevresindeki insanlar şu tarz ve marka
giyiniyor kendisi bu tarz giyinmezse insan içine çıkamaz. Şu alışveriş
merkezinden, bu markada yeni sezon çantası olmazsa, hayatı rayında ilerlemez ve
mutlu olamaz. Çünkü herkeste var ondan eksik mi kalsın? Sırf özenti olsun diye,
insanlar gittiği için kafeye giden, sırf özenti üzere giyinen en ufak bir şeyi
dahi, kendine özgü olmayan genç bir bireyden ne kadar özgün bir davet, ne kadar
çaba ya da kaliteli bir kişilik beklenebilir?

Belki
bu giyim kuşam en basitidir. Artık insanlar konuşma tarzı hatta fotoğraf
çekilirken bile birilerine benzeme çabasında. Gülüşü, hareketleri, konuşması,
esprisi, fikirleri, oturup kalkması velhasıl her şeyi. Kendi medeniyetini
unutmuş, sahtecilik ve özenti üzere kurulmuş bir hayat. Şimdi bir genç kıza
böyle giyinmen yanlış veya şunu kullanman şöyle davranman yanlış dediğinizde
ilk cevap “ama herkes böyle” işte sen herkes değilsin. Sen Müslüman bir birey
ve vazifeleri olan bir bireysin. Modayla kapitalist sistemle ve sana örnek
gösterilen mankenlerle, oyuncularla kafa yorana kadar senin elinden bütün
değerlerin alınıyor.

Evinde
nasıl misafir ağırlanır. İkramların nasıl olmalı giydiğin kıyafet, kullandığın
parfüm hangi marka, nereden olmalı buna kadar karışırken ve sen bunlarla
meşgulken. Elinden bütün inancın, değerlerin, yapman gerekenler alınıyor. Artık
sen amaçsız, çizgisiz ve ne yapacağını şaşırmış bir insan olup çıkıyorsun,
çünkü her yeni çıkan şeye yetişemiyor, o mankenin şu oyuncunun kullandığına
ulaşamıyor ve en son mutsuz, hiçbir şeyden mutlu olmayan bir insan olup
çıkıyorsun.

Çünkü
her yeni çıkan ve herkeste olan şeye ulaşana kadar çaba sarf ediyor, çoğu
şeyden kısıyorsun sonra, ona ulaştıktan sonra yeni bir şey çıkıyor yine
herkeste oluyor ve sende, yine sende de olması gerektiğini düşünüp önceki
aldığın eşyadan mutsuz, yan komşunun aldığını almak için kafa yorar hale
geliyorsun.

Bırakalım
artık insanlar ne takmış, ne giymiş nasıl misafir ağırlamış, hangi çantayı
nasıl bir ferace, nasıl bir marka eşarp kullandığını, kendimize, kendimiz olmak
için bir dönüş yapalım. Kendi medeniyetimize, İslam medeniyetine geri dönüş
yapalım. İnsanlar ne almış ne kullanıyor en son çıkan hangi ürün, diye kafa
yormayı ve bu özenti ile mutsuz olmayı bırakalım.  



Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.