Çocuklarımıza vermemiz gereken temel kavramlar

 

12 Nisan 2017 06:41
Çocuklarımıza vermemiz gereken temel kavramlar





  Çocuklarımıza vermemiz gereken temel kavramlar neler
olmalı? Sağlıklı bireyler, güzel nesiller yetiştirebilmemiz için önemli bir
çaba, ebeveyn ve eğitimciler için kaçınılmazdır.

Anne babalar olarak, çocuklarımızı hayata hazırlarken,
onlara bazı önemli kavramları anlatmalı, bazı davranışları yapıp yapmaması
noktasında eğitmeliyiz.

Eğitilmeyen, hayatı kavraması hiçbir şey yapılmaksızın
kendine bırakılan çocuk, bocalamalar, iniş çıkışlarla büyüyecektir. Sağlıklı
bir birey olamayacaktır. Böylesi durumda bir çocuk işi ne zaman ve nasıl
yapması gerektiğini bilemez, özgüveni düşük bir birey olacağı için etrafındaki
insanlar ile de güven problemi yaşar. Kime güvenip kime güvenemeyeceğini
kestiremez.

Sağlıklı bireyler, güzel nesiller yetiştirebilmemiz için
önemli bir çaba, ebeveyn ve eğitimciler için kaçınılmazdır.

1. İnsan sevgisi, toplum bilinci, büyüklere
saygı-küçüklere sevgi kavramları yerleştirilmeli

 Tüm insanların iyi
yanları olduğunu görüp ona göre hareket etmeliyiz. Herkesi çok sevemeyiz ama
onu az da olsa sevmemiz, aramızda olumlu ilişkiler kurmamızı sağlamak için
yeterli olacaktır.

Bir toplumun kalkınmasının, gelişmesinin içindeki
fertlerin uyumuyla gerçekleşeceğine inanıp bu şekilde hareket etmeliyiz.

Büyüğüne saygısı olmayan, küçüğünü sevmeyen toplumların
merhametten uzak, bozulmuş toplumlar olduğunu unutmamalıyız.

2. Verdiği sözde durma, her koşulda yalan söylememesi
gerektiği anlatılmalı

Sözünde duran, yalan söylemeyen ebeveynlerin çocuklarının
bu erdemlere uymaları daha kolay olmaktadır. 
Bizler farkında olmadan, oyunlarda, hediye almalarda çocuğumuzu
kandırıyor ve anlamadığını düşünüyorsak, onlarında bizi kandırdığı zaman yanlış
yaptığımızı anlayacağız.

3. Arkadaşlarını seçerken iyi ahlaklı, iletişimde iyi
sonuçlar kazanılacak olan arkadaşlar tercih etmesi anlatılmalı.

Çocuk ailesinden aldığı eğitim dışında, çevresinden
özellikle de arkadaşlarından çok fazla etkilenmektedir. Bu yüzden arkadaş
noktasında seçici olmalı ve aile terbiyesine uyan fertleri tercih etmelidir.

4. Duyarlı bir kişilik kazanması için; yardıma
muhtaçlara, düşkünlere, kimsesizlere ve hastalara yardım etmesini teşvik etmeli

Duyarlı bir çocuk duyarlı bir çevre ile oluşur.
İmkânlarımız dâhilinde etrafımızdaki insanlarla böyle paylaşımlar içine girmek,
onun bu yetiyi kazanmasını sağlayacaktır.

Yardımın sadece parayla olmadığı yerine göre bedensel,
ruhsal yardımların yapılabileceği, duanın da bir yardım çeşidi olduğu
anlatılmalı.

5. Her konuda sabırlı olmasını aceleci, panik tavırlara
içerisine girmemesi söylenmeli. Sabrın güzel neticeleri, aceleciliğin ise
zararları örneklendirilmeli.

Sabır söylemesi, anlatması çok kolay ama uygulanması en
zor kavramlardan biridir. Söylenen kötü söze, yapılan yanlış davranışa,
yapılmaması gereken durumlara, hastalığa, musibete dahası; yaşamdaki birçok
şeye karşı sabır göstermemiz gerekir. 
Bunu bizler kendi yaşantımızda başarıp çocuğumuza da bu noktada
telkinler vermeliyiz.

6. Kendi başına iş yapabilme, kendi iradesiyle kararlar
alabilme ve kendi sorumluluklarını yerine getirmesi noktasında bilinçlendirme.

Ev içerisinde bazı işleri yapmasına izin vererek işe
başlayabiliriz. Az bir yardımla birlikte ders çalışmaya başlayıp daha
ilerisinde yalnız ve arada soru sorma şeklinde ödev yapmalara geçmeliyiz. Belli
konularda onun fikirleri alınıp kendi kararlarıyla hareket etmesine izin
verilmeliyiz.(Her konuda uygulayıp dengeyi de bozmamalıyız.)

Sorumluluklarımız tanımlanmalı, bizlerin olduğu gibi,
onun da belli sorumlulukları olduğu anlatılmalı. Bunları yapması için imkân
tanınmalı, arada yardımcı olunmalı ve onora edilmeli.

7. Aile, toplum, vatan, akraba ve arkadaş için
fedakârlık, ahde vefa duyguları kavratılmalı

Hayat içerisinde çocuklarımız için birçok şeyden
fedakârlık ediyoruz. Yeri geldikçe çocuklarımıza da belli noktalarda fedakârlık
yapmaları gereği anlatılmalı. Her istediği olan, hiçbir şey için fedakârlık
yapmayan çocuklar tatminsiz bir kişiliğe sahip olacaktır.

Başta anne babasının yaptığı fedakârlığı görmeyen çocuk,
kimseye karşı vefa göstermeyeceği unutulmamalı.

8. Hayatımızı şekillendirirken, örnek alacağımız kişileri
iyi seçmek ve bizlerinde onlar gibi örnek kişiler olmamız gerektiği
anlatılmalı.

Örnek alınacak kişi noktasında, zorlama yapılmadan
yardımcı olunmalıdır. Zaman zaman örnek kişimiz değişebilir ama doğru iz
üzerinde gidiyor olmalıyız. Bunun içinde çocuğumuzla sürekli iletişim içerisine
girmeliyiz. Muhakkak örnek alınan kişiler olacaktır. Bu konudaki
kayıtsızlığımız çocuğumuzun yanlış şekillenmesine neden olacağını
unutmamalıyız.

9. Başarılı bir birey olması için düzenli ve planlı
çalışmanın önemi kavratılmalı

 Düzen ve plan
başarının iki anahtarıdır. Bunu oturtabilmek için yine birlikte kolları
sıvayacağız. Başta düzenli bir ev imkânı sağlamaya çalışacağız. Ders çalışması
için ona imkânlar sunacağız. Onun için verimli saatler belirleyip o saatlerde
çalışmasını önereceğiz. Program dâhilinde çalışmaya yatkın bir çocuksa,
öğretmenlerimizden bu konuda da yardım alabiliriz.

10. Zamanı iyi kullanma ve amaçlı çalışmanın yararları
anlatılmalı

 Derslerimizi çalışırken,
anlayarak, geçiştirmeden yapmak, zamanı boşa harcamamanın en iyi yoludur. Bu
şekilde kendi isteklerine ayıracağı daha da çok vakit  kalacaktır. Aksi durumda ise anlamadan
yapılan ders, her seferinde tekrar okuma, sınava çalışırken zaman yetirememe sorununu
da yanında getirecektir.

11. Yapacağı işlerde en iyisini yapmaya çalışmasını ilke
edindirmeli

 Dersler noktasında
söylediğimiz gibi en iyisi yapmaya çalışma, zamanın kıymetini kavrama ve
yapılan işi üst düzey kalitede başarma anlayışını oluşturur.

12. Hayatını kendi emeği ve çalışmasıyla kazanmasını
hissettirme

İmkânlarımız nasıl olursa olsun, kendi emeğimizin,
çalışmamızın verdiği lezzeti hiçbir şeyle elde edemeyiz Bu küçük yaşta bazı
etkinliklerle çocuğa tattırılmalı. ‘Hazıra dağlar dayanmaz’ atasözünü
unutmayıp’ ben uğraştım, çalıştım, yoruldum çocuğum bunları yaşamasın’
mantığında kesinlikle olunmamalı. Bu şekilde iyilik yaptığımızı zannedip
çocuğumuza zarar vermiş oluruz.

13. Zararlı alışkanlıkların, insana, aileye, topluma
verdiği zararlar örneklerle ortaya konulmalı.

Zararlı bir alışkanlığımız yoksa bu iş biraz daha kolay
olacaktır. Bunu görsel olarak zaten anlatıyoruz demektir. Sonrasında gazete,
dergi ve çevremizden (Ne yazık ki )buna pek çok kötü örnek gösterebiliriz.

14. Milli, tarihi ve dini değerlerin kutsallığı ve
korunması yerleştirilmeli.

Bizlerin yaşadığı bu toprakların belli bedeller sonucunda
elde edilmiş olduğunu çocuklarımıza iyi bir şekilde anlatmalıyız. Onları
müzelerimize götürüp tarihi eserleri tanıtmalıyız. Böylece tarihine büyüklerine
vefayı hissetmelerini sağlamalıyız.

Her insanın bir inancı olması gerekir. Bu inancına sahip
çıkması, onu koruması da bir gerekliliktir.

Dinsel sorumlulukların kişiye ahlaki noktada getirileri
unutulmamalı. Bu noktada ki gelişimini iyi bir şekilde sağlamalıyız.

15. İnsanların arasını bulmanın önemi, açmanın zararları
anlatılmalı

İftiraya uğramanın ne kadar kötü olduğu örneklendirilerek
dostluk ve arkadaşlığın güzellikleri anlatılmalı. Tüm insanların barış içinde
yaşabilmesi için, kişiler arasında kırgınlıkların olmaması gerektiği
vurgulanmalı.

16. Nezaket kurallarına(yemek, oturma, temizlik, konuşma
adabı) uymasının önemi bildirilmeli.

Toplum içerisinde saygın bir kişiliğimizin olabilmesi
için, görgü kurallarına uymamız gerekir. Anne baba bu kurallara uyan kişiler
ise çocuk bu kuralları daha rahat kavramaktadır.

17. Komşuluk adabı, misafir geleneği, düğün, bayram,
cenaze ve diğer merasimlerin önemi kavratılmalı.

Komşularımız, yaşamımız içerisinde bazen derdimize
derman, bazen de sevincimizi paylaşan, bir işimiz olduğunda bir ucundan da olsa
tutan kişilerdir. Onlarla ilişkilerimiz ne kadar iyi olursa yaşamız o kadar
güzelleşir. Bu yüzden komşularımızla ilişkilerimize çok dikkat etmeliyiz.

Tüm yakınlarımızla misafirlik anlayışını sürdürmeli,
iyi-kötü günlerinde onları ziyaret edip yanlarında olmalıyız.

Bu kavramlar, özellikle çocuğumuzun toplumsal
bağlılığını, insan sevgisini, büyüklere saygı-küçükler sevgi kavramını
perçinleyecek değerlerdir.

18. Emaneti koruması, zarar vermemesi gerektiği
anlatılmalı.

Emanete sahip çıkma anlayışı kazanmayan çocuk, sonrasında
kendi eşyalarında da aynı savurganlığı gösterecektir. Tüm nesneler zamanla
olması gereken değeri yitirmeye başlayacaktır.

19. Başkalarının hakkına, hukukuna itina göstermenin,
kurallara uymanın, toplumla uyumlu olmanın insana getireceği farklılıkların
güzelliği kavratılmalı

Hak kavramına da en önemli kavramlarımızdan biri. Eğer bu
kavramı yaşam içerisinde iyi bir şekilde örneklendirip anlatabilirsek, artık
çocuğumuzun yanlış yolda insan olma ihtimali azdır. Çünkü kişilerin hakkına
riayet eden kişi; kimsenin izinsiz bir şeyini almaz, kimseyi incitmez, tüm
canlılara iyi davranır, toplu olarak kullandığı her şeyi özenli kullanır… v.b…

 Sonuç olarak;
çocuklarımıza anlatmamız gereken çok şey var. Ancak anlatılanların işe yaraması
için, başta kendimizde yaşanır olması gerekir.

Unutmamalı ki çocuklarımız bizi devamlı izliyor ve çoğu
konuda bizi örnek alıyor. Onlara devamlı bir şeyler anlatmak yeterli olmaz.
Belki bir dönemden sonra bir kulağından girip diğerinden çıkar. Oysa onunla
birlikte öğütlenenleri yapmak veya bu davranışları sergiledikten sonra, olumlu
yönlerini anlatmak, onu dinleyip, onunla sohbet etmek; hem çocuğumuzu doğruya
yönlendirir hem de aile bağlarımızın güçlendirmesini sağlar.

İyi bir gelecek, güzel nesiller yetiştirmek için bu
tavsiyelere dikkat edelim; anlatarak ve yaşayarak örnek olup yön verelim.

Kaynak:  Ailede ve
okulda çocuk eğitimi (Yard.Doç.Dr. Halit Ertuğrul)  



Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.