Din ve aile sevgisi eksikliği, çocukları suça iten en büyük etkenler arasında gösteriliyor.


  Bu önemli iki maneviyat duygusundan mahrum bırakılan
çocukların birer suç makinesine dönüşebildikleri ifade ediliyor. Hukuksal Bakış
Derneği Çocuk İzleme Birimi Yönetim Kurulu Üyesi Av. Emine Çetin, “Suça
karışan çocuklar dikkatle incelendiğinde, aile ve din sevgisi eksikliği büyük
etkenler arasında yerini alıyor; sevgiden mahrum bırakılıp, dışlanma duygusuyla
karşı karşıya kaldıkları gözleniyor” dedi.

Maneviyat eksiliğinin çocuk suçlu sayısında artışa
sebep olduğu belirtildi. Hukuksal Bakış Derneği Çocuk İzleme Birimi Yönetim
Kurulu Üyesi Av. Emine Çetin, çocuk ve suç, çocukları suça iten faktörler,
suçlu çocuklar, çocukların suça eğilimindeki istatistik raporları gibi çarpıcı
konuları gazetemize açıkladı.

KÖTÜ MODELLER

Çocukları aileleri tarafından sağlanan yetersiz
sosyalleşme, din ve aile sevgisi eksikliği, arkadaş ve çevresindeki kötü
modellerin suç eylemine yönelttiğine dikkati çeken Çetin,“Bunun yanında
okullardaki yetersiz eğitim, aile içi şiddet yahut sevgi saygı eksikliği,
gelişme dönemlerinde yaşadıkları ruhsal travmalar (anne babanın boşanması,
birinin ya da ikisinin ölmesi) gibi birçok kaynaklı sebeplerde çocukları suç
eylemine yöneltebilmektedir” dedi.

YÜZ ŞÜPHELİDEN 25’İ ÇOCUK

Mala karşı işlenen suçlarda her 100 şüpheliden
25’inin çocuk ve bunlarda da yüzde 12’sinin kız çocuğu olduğunu belirten Av.
Emine Çetin, suça sürüklenen çocuklar tarafından mala karşı işlenen suçların
başında yüzde 80 oranla hırsızlığın geldiğini söyledi.

ARABADAN HIRSIZLIK

Çetin, “Arabadan yapılan hırsızlıkların yüzde
40’ını çocuklar gerçekleştiriyor. Yankesicilik suçlarının yüzde 42’sinde, araba
hırsızlığında yüzde 27, yüzde 30’unda da evlerden hırsızlık suçlarını
şüphelileri çocuk yaştakiler oluşturuyor. Gasp şüphelilerin yüzde 24’ü de yine
çocuk” dedi.

CEZAEVİNDE YÜZ KİŞİDEN 4’Ü ÇOCUK

Şahsa karşı işlenen suçlarda her 100 kasten yaralama
şüpheliden 17’sinin çocuk olduğunu ifade eden Çetin, şunları kaydetti; “100
cinayet şüphelisinden 9’u çocuk. Çocukların yüzde 80’i töre savunmasını
yapıyor. Geri kalan yüzde 20’lik kısmındaki kasten adam öldürme suçları,
uyuşturucu madde etkisi yahut anlık kızgınlıkla işleniyor. Cezaevindeki her 100
kişiden 4’ü çocuk. Cezaevinin yüzde 98’i erkek, yüzde 69 ise 16–18 yaş
aralığında çocuklardan oluşuyor. Suç kapsamında değerlendirilmese de intihara
teşebbüs eden 100 kişiden 20’si çocuk ve bunların yüzde 77’si kız çocuğu.
Çeşitli sebeplerle ailelerinden baskı görmesi sebebiyle intihar eğilimi taşıyan
çocukların sayısı diğer sebeplerle intihara teşebbüs edenlere göre çok daha
fazla.”

SAYI ARTIYOR

2008 yılının Kasım ayında kurulmuş olan Çocuk
Mahkemesi’nde yıllar içinde çocuklar aleyhine açılan davaların sayısında artış
yaşandığını vurgulayan Çetin, “2010 yılında 990 tane olan dava, 2011
yılı Ekim ayına kadar 781 esasa ulaşmıştır. Açılan davaların büyük çoğunluğunda
sanık çocuk sayısı ikiden fazla olup çocukların ortak kararları ile işledikleri
suçlardan oluşmaktadır. Çocuk Mahkemelerinde görülen davaların çoğunun sanık
sayısı 5 ila 6’dır. Bu da çocukların arkadaş ortamının gelişimleri üzerindeki
etkisini açıkça ortaya koymaktadır” dedi