Cinsel istismar

 

26 Şubat 2018 02:46
Cinsel istismar





  Çocuğun kendisinden büyük bir kişi
tarafından cinsel obje olarak kullanılmasına cinsel istismar ya
da cinsel tacizdiyoruz.
Cinsel istismar tarihin her devrinde ve sıklığı değişse de her kültürde en
önemli toplumsal sorunlardan biri olagelmiştir. Tüm inanç ve kültürde
kesinlikle yasaklanmış ve en aşağılık bir davranış olarak görülmüş olmasına
karşın, maalesef tam olarak engellenememiştir. Çünkü bu istismarı yapan
bireylere her zaman rastlanmıştır. Günümüzde de en olmayacak dediğimiz kişi ve
mekânlar böyle bir olayla gündeme gelebilmektedir.

Cinsel istismar çocuğu ilişkiye girmeye zorlamaktan,
cinsel amaçlı dokunma ve çocuğun mahrem bölgelerini görmek isteme gibi
davranışlara kadar geniş bir yelpazeyi kapsar. Çocukların pornografik
yayınlarda kullanılması da bir çeşit cinsel istismardır.

Cinsel istismarın aile içinde olması, yani çocuğun aile
fertlerinden biri veya akrabaları tarafından tacize uğraması en ağır cinsel
istismar türüdür. Aile içi cinsel istismar genellikle uzun süre devam eder.
Aynı ortamı paylaşma nedeniyle çocuk her an tacize uğrama riski altındadır.
Evdeki diğer bireylerin haberi olmadığı durumlarda saldırgan için oldukça
güvenli bir ortam oluşturur. Akrabalık bağı nedeniyle
saldırgan çok rahat davranma fırsatı bulur. Çünkü kimse ondan şüphelenmediği
için kendisine sınırlama getirilmemektedir. Bu ortam saldırgan tarafından uzun
süre amaçları doğrultusunda kullanılır. Çocuk, taciz edenin akraba olması
nedeniyle uzun süre kendisinin maruz kaldığı bu durumu anlamlandıramaz.
Beklemediği bir kişiden beklemediği bir davranışla karşılaştığı için nasıl
tepki vereceğini ve olayı kiminle paylaşacağını bilemez. Bu nedenle taciz
olayını birine anlatması da hayli gecikir.

Cinsel istismara uğrama yaşı dayak gibi fiziksel
istismara göre biraz daha geçtir. Cinsel istismara, 6-7 yaşlarından büyük
çocukların uğrama riski daha yüksektir. Ergenlik dönemi cinsel
istismarın en sık yaşandığı dönemdir. Kız çocukları erkek çocuklarına
oranla daha fazla risk altındadır.

Cinsel istismar sıklığı konusunda elimizde kesin bir
sonucun olması mümkün değildir. Çünkü birçok cinsel istismar gizli kalır ve
açıklanamaz. Cinsel tacizin erişkin yaşlara gelindiğinde dahi açıklanmaması ve
gizli tutulması gerçeği göz önüne alındığında kesin sayıyı bilmemizin
imkânsızlığı anlaşılır sanırım. Amerika'da
yapılan araştırmalarda kadınların %19, erkeklerin ise %9'unun çocukluk ya da
ergenlik dönemlerinde zedeleyici bir cinsel deneyime maruz kaldığı gerçeğini
ortaya çıkarmıştır. İngiltere'de bazı araştırmalarda bu oran tüm çocuklarda %9
olarak bildirilmiştir. Yine İngiltere'de çocukların %1'inin cinsel tecavüze
uğradığı bildirilmiştir. Yani çocuklara cinsel taciz gelişmiş ya da az gelişmiş
tüm toplumların önemli bir sorunudur. Ülkemizde bu tacizin sıklığı ile ilgili
araştırmalar çok az sayıdadır. Ancak bu tür yaşantıları olan hastalarla
ilgilenen uzmanlar, tabu halinde bulunan ve açıklanması hayli zor olan bu
durumun yurdumuzda da ender olmadığını ifade etmektedirler.

Cinsel taciz ile fiziksel taciz bir arada görülebilir.
Cinsel tacizde bulunan kişi aynı zamanda çocuğu döver, hırpalar ve zarar verir.
Özellikle çocuğun direndiği durumlarda dayak ve şiddet kaçınılmazdır. Sürekli
devam eden cinsel tacizlerde, saldırgan çocuğa olayı başkalarına anlatmaması
gerektiği konusunda ağır baskı yapar. Şiddetin de olduğu cinsel tacizlerde
çocuk başına gelenlerden dolayı yoğun korku yaşar ve içine kapanır. Başına
gelebileceklerden korkması nedeniyle tacizi başkalarına hatta en yakınlarına
dahi anlatmakta çok zorlanır. Özellikle tacizde bulunan kişi ev içinden ya da
yakın akrabalardan biri ise, taciz eden kişi çocuğa yalan söylemek ve iftira
atmakla suçlanacağı ve kimsenin kendisine inanmayacağı fikrini aşılamaya
çalışır. Gerçekten de böyle bir tacize uğradığını çok hafif bir dille ima eden
bir çocuk anne babası tarafından yanlış anlamak ya da yalan söylemekle
suçlanabilir. Bu durum kimsenin kendisine inanmayacağı düşüncesiyle çocuğun tacizi
gizli tutmasına neden olur. Anne ve babalar çocuklarından gelen bu şekilde ima
ve uyarıları dikkate almalı ve mutlaka gerçeği öğrenme çabası içine
girmelidirler. Yoksa "O asla böyle bir şey yapmaz", "Aman canım
böyle şey olur mu?" şeklindeki yaklaşımlar çocuğun tacizine göz yummamız
anlamına gelir.  



Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.