Bel fıtığına ameliyatsız ve kalıcı çözüm

 

26 Aralık 2014 02:31
Bel fıtığına ameliyatsız ve kalıcı çözüm




Bel ağrısı, belde kasılma, bacakta uyuşma gibi şikayetlerle ortaya çıkan bel fıtığından ameliyata gerek kalmadan Proloterapi ile kalıcı olarak kurtulmak mümkün.


  Bel fıtığı hastaları artık ameliyatsız doğal ve kalıcı tedavi yöntemi olan Proloterapi ile kalıcı olarak iyileşebiliyor. Bel fıtığına ameliyat çoğu zaman çözüm olmazken, ameliyata rağmen fıtık sorunu yeniden oluşabiliyor."Fıtığı ameliyatla almak kesin tedavi değildir, önemli olan fıtığa neden olan sorunu temelden çözerek vücudun dengesini bozmadan iyileşmeyi sağlamak gerek" diyen Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Hasan Doğan, “Bel fıtığı omurga sisteminde bir bozulmadır. Burada ilk etkilenen yapı ligamentlerdir. Proloterapi ile ligamentlerin (bağların) kemiğe yapışma yerlerinde sağlamlaştırma sağlanarak; adeta bozulan harç yeniden tamir edilerek duvar sağlamlaştırılır ve kalıcı iyileşme sağlanır” açıklamasında bulundu.Op. Dr. Hasan Doğan, Proloterapinin fizik tedavisinden fayda görmeyen kişilerde, bel fıtığı ameliyatı olmasına rağmen tekrarlayan fıtık şikayetlerinde ve fıtık oluşumu döneminde uygulanan ve yüzde yüze varan başarı oranı ile kalıcı iyileşme sağlayan bir yöntem olduğunu belirtti.Bel fıtığı idrar kaçırmaya neden olabilirAğır yük kaldırmayla, ani hareketlerle, hızlı kilo almayla ortaya çıkabileceği gibi doğuştan var olan düz tabanlılık, bacak kısalıkları, kalça sorunları sonrası ve denge bozukluklarıyla da oluşan bel fıtığı artık doğal enjeksiyon uygulamasıyla tedavi edilebiliyor. En sık aktif hayatın içindeki genç nüfusta zorlama ve aşırı yüklenmeye bağlı olarak görüldüğünü, yaşlı gurupta aşınma ve eskimeye bağlı olarak disk dejenerasyonu oluştuğunu, masa başı işinde çalışan ve uzun süre aynı pozisyonda duran bilgisayar kullanıcılarında görülme oranının son zamanlarda arttığını söyleyen Op. Dr. Hasan Doğan, “Bel fıtığında; bel ağrısı, belde kasılma, bacakta uyuşma, karıncalanma, topallama görülür. Gerekli müdahaleler yapılmazsa, zamanla düşük ayak ve idrar kaçırma gibi ileri dönem şikayetleri ortaya çıkabilir” açıklamasında bulundu.Fizik tedaviden fayda görmeyen hastalar proloterapi yapabilirUzun süre devam eden kas spazmı, omurgaya çekme kuvveti uygularsa omurganın dik yapısının bozulacağını ve fıtıklaşmaya zemin hazırlanacağını vurgulayan Dr. Hasan Doğan, Proloterapi tedavisi hakkında şunları söyledi: “Bel fıtığı omurga sisteminde bir bozulmadır. Burada ilk etkilenen yapı ligamentlerdir. Proloterapi ile limentlerin (bağların) kemiğe yapışma yerlerinde sağlamlaştırma sağlanarak; adeta bozulan harç yeniden tamir edilerek duvar sağlamlaştırılır. Bel fıtığının tedavisi asla ameliyat değildir. Ameliyat başka yöntemlerle sonuç alınamayan vakalarda tercih edilecek son seçenektir. Proloterapi ise fizik tedaviden fayda görmeyen kişilerde uygulanacak oldukça başarılı bir metoddur.”Haftada 3 kez 45 dakika yürüyünBel fıtığının diskin yerinden oynaması ve yerinden oynayan diskin sinire baskı yapmasıyla oluştuğunu söyleyen Dr. Hasan Doğan, “Hastalıkta, bel ağrısı, bel tutulması, kasılma, bacakta uyuşma, karıncalanma, yanma veya donma, üşüme gibi nöropatik şikâyetler görülür. Bel fıtığını önlemek için ağır yük kaldırmamak, ani hareketlerde bulunmamak, hızlı kilo almamak dikkat etmemiz gereken önemli durumlardır. Güçlü bir kas yapısına sahip olmak için, düzenli spor yapmak, haftada 3 defa 45 er dakika yürüyüş, egzersiz yapmak gerekir. Proloterapi yapıldıktan sonra da egzersiz yapmak tedavinin başarı oranını artırır” dedi. Zamanında uygulanan Proloterapi tedavisiyle sorunun kaynağı olan yere uygulanan enjeksiyon uygulaması ile vücudun kendi kendini iyileştirme gücünün devreye gireceğini belirten Op. Dr. Hasan Doğan, “Sorunlu bölgeye hızla iyileştirici hücreler gelerek bağ dokunun kemiğe yapışma yerinde güçlenme sağlanır. Kaslarda oluşan tetik noktalar tedavi edilir. Böylece 3-4 seansta hasta yıllarca sürecek olan bir rahatsızlıktan kurtarılır” şeklinde konuştu.  



Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.